“Türk-Rus Türkologlar Çalıştayı” İstanbul Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi
İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen “Türk-Rus Türkologlar Çalıştayı”, 4 Ocak 2019 tarihinde İÜ Rektörlük Binası Doktora Salonu’nda Rusya’dan gelen ünlü Türkologların katılımıyla gerçekleştirildi.
Çalıştayın açılış konuşmaları İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak ve İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Genel Türk Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlyas Topsakal tarafından yapıldı.
“Biz Tarihin Bize Yüklediği Sorumluluğun Peşindeyiz”
İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, İÜ Edebiyat Fakültesi’nin başlı başına bir üniversite değerinde olduğunu belirterek, “Edebiyat Fakültemiz 44 lisans programıyla yaklaşık 30 dilde eğitimin verildiği bir bilim yuvası. Edebiyat fakültesinde yaşayan dillerin yanında eski çağ dilleri ve kültürleri adıyla da eğitim verilmektedir. Dünyanın yeni gelişmeler dolayısıyla ihtiyaç duyduğu yeni gelişmelere de açık olan bir fakültemiz. Nitekim burada Rus Türkologlar çalıştayının yapılıyor olması da edebiyat fakültesinin geleceği adına güçlü vizyonunun bir sonucu. Biz bunu ısrarla destekliyoruz. Bu anlamda biz tarihin bize yüklediği sorumluluğun da peşindeyiz. Çünkü Türk ve Rus halkları, sadece Rus halkları değil Rus halklarıyla ortak hareket eden Balkan halkları, tarihi ortak olan sadece tarihteki birlikteliği zikrederek geçinme lüksüne sahip olmadıklarını; aslında geleceği de birlikte planlamak üzere birçok sorumluluğun altında olduklarını biliyoruz. Bu anlamda da bizi hem tarih hem de Türk Dili ve Türkoloji çalışmaları buluşturuyor. Burada kendi üniversitelerinde Türk Dili’ne ve Türk Dili’nden ortaya çıkan bilim ve kültür külliyatına ömürlerini adamış olan hocalar bulunuyor, kendilerini kutluyoruz. Gençler için de çok şanslı olduklarını belirtmek isterim. Çünkü Türkoloji çalışmalarına ömür vermiş olan değerli hocalarımızın burada görüşlerini dinleme fırsatı bulacağız. Kendilerini burada ağırlama, konuk etme bahtiyarlığına erdiğimizi belirtmek isterim” şeklinde konuştu.
“İki Ülke Arasındaki İlişkilerin Kültürel ve İlmi Olarak Gelişmesine Katkı Sağlamak Akademisyenlerin En Büyük Vazifesidir”
İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Genel Türk Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlyas Topsakal ise katılımcıları selamlayarak, “Türkiye ve Rusya aynı coğrafyada yaşayan iki büyük devlet ve ilişkileri bazen inişli çıkışlıdır. Zaman zaman çatışmalara sahne olan ancak her zaman bu çatışmalar neticesinde beraberce çözüm bulan iki büyük devlettir. İki ülke arasındaki derin tarihi ilişkilerin günümüzde de kültürel ve ilmi olarak gelişmesine katkı sağlamak, biz üniversitelerin ve akademisyenlerin en büyük vazifesidir. Çünkü ilmi ve kültürel işler en başta entelektüel insanların uğraşacağı ve gelecek için planlayacağı işlerdir. Bu açıdan, St. Petersburg Üniversitesi Şarkiyat Fakültesi Türk Filolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Viktor Grigoryeviç Guzev’e, St. Petersburg Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrina Nikolaevna Novikova’ya, Rusya Bilimler Akademisi Üyesi Prof. Dr. Efim Anatolyeviç Rezvan’a, İlim ve Kültür Alanında Rusya ve Türkiye Arası İlişkileri Güçlendirme Başkanı Prof. Dr. Aleksandr Antonoviç Kolesnikov’a, St. Petersburg Devlet Üniversitesi Şarkiyat Fakültesi Türk Filolojisi Kürsü Başkanı Doç. Dr. Nikolay Nikolaeviç Telitsin’e özellikle şükranlarımı sunuyorum” dedi.
“Türkoloji Bölümüne Girmemi Tavsiye Eden Hocama İnanarak Türkolog Oldum”
Çalıştayın ilk konuşmasını gerçekleştiren Prof. Dr. Viktor Grigoryeviç Guzev, “Genç meslektaşlarıma her zaman saygıyla bakıyorum ve onları görmekten mutluluk duyuyorum. Ben 1957 yılında Türkolog olmaya karar verdim ve yabancı dillere ilgi göstermeye başladım. Türkoloji bölümüne girmemi tavsiye eden hocama inanarak Türkolog oldum. Başladıktan sonra da ilgim giderek arttı. Bana bunu öğreten ve çalışan insanlar bilime sağdık ve dayanılabilecek sağlam insanlardı. Okuldan sonra Doğu Bilimi Ensitüsü’ne çağrıldım ve çok mutlu oldum. Orada büyük bir mutlulukla çalıştım. Bir dönem Türk köyünde bulunduğum için Türkçe öğreten derslerde büyük bir memnuniyetle bulundum. 1973’te de üniversiteye geçtim. Sonrasında ikinci doktora tezimi savundum ve şu an sizin önünüzde çok sevdiğim Doğu Bilimi Fakültemizin profesörü olarak konuşuyorum” ifadelerini kullandı.
“Üniversitemizdeki Türk Öğrencilerin Başarıları İle Gurur Duyuyoruz”
St. Petersburg Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrina Nikolaevna Novikova, Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden biri olan İstanbul Üniversitesi’ne burada kendisine konuşma fırsatı verdikleri için teşekkürlerini sunarak: “St. Petersburg Devlet Üniversitesi de İstanbul Üniversitesi gibi ülkesinin en iyi üniversitelerindendir. St. Petersburg Üniversitesi, Rusya’nın ilk üniversitesidir. Üniversitemizden 9 Nobel Ödülü alan bilim insanı ve 6 devlet başkanı mezun olmuştur. Günümüzde otuz binden fazla öğrenci öğrenim görmektedir. Uluslararası İlişkiler Fakültesi ise 1994 yılında kurulmuştur. Günümüzde yaklaşık bin beş yüz öğrenci bu fakültede öğretim görmektedir. En çok yabancı öğrencinin okuduğu fakültedir. Her yıl farklı seviyelerde Türkiye’den en az altı öğrenci eğitim görmektedir. Türk öğrencileri başarılı bir şekilde tezlerini savunmaktadır. Onlarla gurur duyduğumuzu söylemek isterim. Bizim ilgilendiğimiz alanlardan bir tanesi de Avrasya entegrasyonudur. Aynı zamanda Türk Rus münasebetleri meselesine de önem vermekteyiz. Türkoloji ile alakalı çalışmalara gelecek olursak, fakültemizde Büyük Ortadoğu Modülü ve Birimi kuruldu. Türkiye ile ilgili çalışmaları bu birim çerçevesinde yürütmekteyiz. Türk öğrencilerinin en çok tercih ettiği lisansüstü programlardan bir tanesi uluslararası ilişkiler ve günümüz stratejileridir. Özellikle yüksek lisans programlarımızda Rusya Dışişleri ile sıkı bir iş birliği içerisindeyiz. Türk üniversiteleri ile iş birliği yapmak istiyoruz. Bu bağlamda öğrenci değişimi ve diğer projelerde birlikte hareket etmek isteriz” şeklinde konuştu.
“Koleksiyonlarımızın Önemli Bir Kısmını Türk Halklarıyla İlgili Koleksiyonlar Oluşturmaktadır”
Prof. Dr. Efim Anatolyeviç Rezvan, konuşmasında bu fırsatı verenlere teşekkür ederek, “Ben, Rusya’nın en eski müzelerinden bir tanesi olan Kunstkamera Etnografya ve Antropoloji Müzesi’ni temsil ediyorum. Bu müze Rusya’nın en popüler müzelerindendir. Aynı zamanda müzemiz bünyesinde ilmi çalışmalar da yapılmaktadır. Bu müze, bizzat birinci Petro zamanında kurulmuştur. Müzedeki eşyalardan bahsetmek gerekirse ilk önce dünyanın dört bir yanından gelmiş olan etnografya eşyalarından bahsetmek gerekir. Bunun yanında resimler ve fotoğraflar da bulunmaktadır. Aynı zamanda hem arkeolojik hem de fiziki arkeolojik olarak adlandırdığımız bölümün eşyaları da müzemiz bünyesindedir. Hem de dünyanın en büyük iskelet koleksiyonlarından bir tanesine sahiptir. Koleksiyonlar, onlarla uğraşan bilim adamları olmadan ölüdürler. Bizim müzemizde dünya çapında bilim adamları çalışmaktadır. Bu müze Rusya’daki en önemli Türkoloji merkezlerinden biri haline de gelmiştir. Rusya’daki en önemli Türkologlar müzemiz bünyesinde çalışmıştır. Türk dünyası ile ilgili koleksiyonlarımız da mevcuttur. Bu koleksiyonlarla ilgili bu güne kadar katalog oluşturulmamıştır. Türk bilim adamlarıyla ortak bir çalışma yaparak bunu oluşturmamız mümkündür. Günümüzde bilimin sınırları çok genişlemiştir. Bilim adamlarımız, yabancı bilim adamlarıyla çeşitli iş birlikleri gerçekleştirmektedirler. Koleksiyonlarımızın önemli bir kısmını Türk halklarıyla ilgili koleksiyonlar oluşturmaktadır. Bu da, Türk-Rus bilim adamları arasındaki iş birliği alanlarından bir tanesi olmalıdır” şeklinde konuştu.
“Türkoloji Alanında Rus Türkologların Katkısı Son Derece Önemli”
Prof. Dr. Aleksandr Antonoviç Kolesnikov katılımcıları selamlayarak, “Türkoloji alanında Rus Türklogların katkısı son derece önemlidir. St. Petersburg Türkoloji okulu en eski ve en önemli olanıdır. Rus Türkologlar, Kunstkamera Etnografya ve Antropoloji Müzesi’nde, Filoloji Enstitüsü’nde, Şarkiyat Elyazmaları Enstitüsü’nde ve Milli Kütüphane’de çalışmaya devam etmektedirler. İlişkileri geliştirebilmek için St. Petersburg Türkiye İli İlmi ve Kültürel İlişkiler Merkezi kurduk. Birçok görevimiz bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi arşiv araştırmalarıdır. Sadece Kungskamera’da Türkiye’ye ait üç yüzden fazla eser vardır. Ancak tüm Türk dünyasına ait binlerce eser bulunmaktadır. Ancak katologları dahi yoktur. Bütün bunların katalogları yazılsa üç-dört cilt civarında olacaktır. Biz bu çalışmalara hem hükümet hem de farklı üniversitelerin desteği ile başlayacağız. Bu sene Bişkek’te Rusya ve tüm Türk Dünyası Forumu organize edeceğiz. Türkiye’den de 10-15 kişilik bir grubun geleceğini düşünüyorum. Türk dünyasında Rusya’nın rolü nedir? Kültür bakımından, tarih bakımından Rusya’nın konumu hem Türkiye hem de tüm Türk dünyası için son derece önemlidir. Hem hükümet desteğiyle hem de halk diplomasisi aracılığıyla Rus-Türk münasebetlerinin gelişeceğine ve beraber birçok iş yapacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.
“Bilim, İnsanlara Kültür ve İnsanlık Öğretmektir”
Doç. Dr. Nikolay Nikolaeviç Telitsin Şarkiyat Fakültesi’nin kuruluşunun çok eskiye dayandığını belirterek, “Bölüm olarak 1835 yılından beri çalışmaktayız. Türk Dili eğitimi 1822’den itibaren bulunmaktadır. O zaman oluşturulan akademik sistemi devam ettirmeye çalışmaktayız. Bölüm olarak, öğrencilerimize sadece Türkiye Türkçesi değil eski ve modern Türk Dili edebiyatlarını ve kültürünü öğretmeye çalışıyoruz. Aynı zamanda farklı derslerimiz de mevcut. Eski Türklerin kültürü ile ilgili dersleri de veriyoruz. Osmanlı Türkçesi derslerinin yanında bu sene Osmanlı Hat Dersleri de başladı. Etkinliklerimize gelecek olursak bölüm olarak her sene iki tane uluslararası sempozyum düzenliyoruz. Bu sene genç Türkologlar Çalıştayı da yaptık. Bizler genç Türkolagları yetiştirme amacı güdüyoruz. Herkes yaşamını iyi paralar kazanarak geçirmek istiyor. Ancak bilim alanında amaç para kazanmak değildir. Bilim, insanlara kültür ve insanlık öğretmektir. Bundan dolayı Genç Tükologlar Çalıştayı’nı başlattık. Öğrencilerimizi hem Türkçe pratik olsun hem de ortak çalışmalar yapılsın diye Türkiye’ye göndermek istiyoruz. Bu sene 24 Ocak 2019 tarihinde İstanbul Üniversitesi’nin katkılarıyla ülkemizde ilk defa üniversitemiz bünyesinde Türkçe yeterlilik sınavı düzenleyeceğiz. Bu da yavaş yavaş iş birliğimizin arttığını göstermektedir” dedi.
“Türk-Rus Türkologlar Çalıştayı” toplu hatıra fotoğrafı çekiminin ardından son buldu.
Haber: Merve SOLAK
İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
Öne Çıkan Haberler
Uygulamalı Örnekler ile İki Farklı “Mühendislikte Yapay Zeka ve Uygulamaları” Kitapları Yayınlandı
İÜ OMARŞİV Arama ve Karşılaştırma Portalı Tanıtım Töreni Gerçekleştirildi
Uluğbeyler Süheyl Ünver Belgeseli Tamamlandı
“Bir Kitap - Bir Yazar” Söyleşilerinin Dördüncüsü Gerçekleştirildi
“Uluslararası 100. Yılında Haremeyn-i Şerifeyn Medine Müdafaası ve Fahreddin Paşa Sempozyumu” Başladı
“Kuzey Afrika’da Toplum ve Siyaset Dönüşüm ve Meydan Okumalar” Sempozyumu Gerçekleştirildi