İstanbul Üniversitesi 2019-2020 Akademik Eğitim Yılı Açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Ak: “Ülkemizin İtibarına ve İmajına Katkımız Daha da Artacak”
İstanbul Üniversitesi 2019-2020 Akademik Yılı Açılış Töreni, 7 Ekim’de iki tören programı çerçevesinde gerçekleştirildi. Törende, Kamu Başdenetçisi Av. Şeref Malkoç açılış dersi verdi.
İstanbul Üniversitesi 2019-2020 Akademik Yılı Açılış Töreni’nin ilk bölümü İÜ Rektörlüğü Atatürk ve Gençlik Anıtı’na çelenk koyma merasimi ile başladı. İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, İstanbul Üniversitesi adına Atatürk ve Gençlik Anıtı’na çelenk koydu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından öğretim üyeleri ve öğrenciler ikinci tören için İÜ Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu’na geçtiler.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan ikinci tören, İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından hazırlanan “İstanbul Üniversitesi Tanıtım Filmi”nin izlenmesiyle devam etti. Film gösteriminin ardından İstanbul Üniversitesi Öğrenci Temsilcisi Emir Alp Turgut açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
“İdeolojik Değil Bilimsel Meseleler Üzerine Tartışan Bir Gençlik Olmamız Temennisi İle”
Turgut, konuşmasında “İstanbul Üniversitesi Öğrenci Konseyi olarak 3 yıldır böylesine değerli bir üniversitede, bu konumda olmanın farkındalığı ile üniversitemizin tüm iç dinamikleriyle, tüm paydaşlarımızla ve en başta temsil etmekte olduğumuz öğrenci arkadaşlarımızla iş birliği içerisinde hiç durmadan çalıştık ve çalışıyoruz” dedi.
Ülkemizin içerisinde bulunduğu coğrafyanın ve stratejik konumun öneminden bahseden Turgut, Öğrenci Konseyi olarak dünya gündemini yakından takip ettiklerini, bu nedenle üniversite gençliğini; geleceğin yöneticileri hatta küresel boyutta içinde bulunduğumuz coğrafyayı yönlendirici konumda söz sahibi olacak üst düzey bireyler olarak görmekte olduğunu ifade etti.
Hızla gelişen dünyanın gerisinde kalmayan ve bir yandan da tarihi ve milli değerlerimizi koruyup yaşatan bir gençlik temennisinde bulunan Turgut sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Stratejik düşünerek yarını da planlayabilen, üreten, geliştiren ve dünyaya yön verebilen bir ülke konumunda olabilmemiz için çalışan, ideolojik değil bilimsel meseleler üzerine tartışan, geleceğe ışık olabilecek bir gençlik olmamız dileğiyle hepinizi tekrardan saygı ve sevgi ile selamlıyor, 2019-2020 Akademik Yılı’nın ülkemize ve bize esenlikler getirmesini temenni ediyorum.”
“Bilim, Uzmanlaşma Kadar Disiplinler Arası İş Birliğini de Gerektirir”
Turgut’un konuşmasını tamamlamasından sonra Araştırma Görevlisi Temsilcisi, İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Arş. Gör. Zinnur Tunç açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Arş. Gör. Tunç sözlerine İstanbul Üniversitesi'nin bir dünya üniversitesi olarak uzun yıllar boyu Türkiye'nin tek üniversitesi olduğunu ifade ederek başladı. İstanbul Üniversitesi’nin Türkiye'nin dört bir yanında bulunan üniversitelerle rekabet içinde olduğunu belirten Arş. Gör. Tunç, bu rekabetin ülkemizdeki akademik gelişmeyi arttırdığını söyledi. Arş. Gör. Tunç İstanbul Üniversitesi'nin araştırma üniversiteleri içinde yer almaya layık görülmesinin bir gurur kaynağı olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “İstanbul Üniversitesi’nin bir başka özelliği beyin göçü veren bir üniversite olmasıdır. Bu göç, kaybettiğimiz değerleri düşündüğümüzde üzücü, ancak bu değerlerin dünya ölçeğinde talep edilebilir olduklarını göstermesi bakımından sevindiricidir. Bunun yanı sıra üniversitemiz ülkemizin çeşitli şehirlerde yeni kurulan üniversitelerin insan kaynağı ihtiyacını karşılamak üzere öğretim elemanı yetiştirme görevini üstlenen öncü kurumlardan biri olarak yüzlerce belki de çok daha fazla sayıda araştırma görevlisinin lisansüstü öğrenimlerini tamamlamasını sağlayarak ülkemiz eğitim ve bilim hayatına önemli katkılarda bulunmuş ve bulunmaya devam etmektedir.”
Günümüzde bilimin uzmanlaşmayı olduğu kadar disiplinler arası işbirliğini de gerektirdiğine dikkat çeken Arş. Gör. Tunç, İstanbul Üniversitesi'nin bünyesindeki fakülte, yüksekokul, enstitü ve merkezlerin uyum ve işbirliği içinde çalışmasının, üniversitenin ve Türk akademi dünyasının gelişmesinde önemli olduğunu söyleyerek konuşmasını tamamladı.
“En Güçlü Yanlarımızdan Biri İnsan Kıymetlerimiz”
Arş. Gör. Tunç’un ifadelerini tamamlamasının ardından açılış konuşmasını yapmak üzere İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak söz aldı. Konuşmasına dünyanın en güzel şehrinde, kadim bir geleneğe ve köklü bir geçmişe sahip olan İstanbul Üniversitesi’nin çatısı altında bulunmaktan gurur ve mutluluk duyduğunu söyleyerek başlayan Prof. Dr. Ak, İstanbul Üniversitesi’nin bilimsel çalışmalarla ülkemize ve milletimize çok önemli katkılar sunduğunu ve gelecek vizyonumuzun sağlam bir şekilde inşa edilmesine öncülük ettiğini vurguladı. Bu öncülükte İstanbul Üniversitesi’nin öğretim üyelerinin, idari personelinin, mensuplarının ve öğrencilerinin hep birlikte pay sahibi olduğunu belirten Prof. Dr. Ak, “İstanbul Üniversitesi ailesi olarak birbirimize sahip çıkarak sorumluluk ve görevlerimizi eksiksiz yerine getirmenin kıvancını yaşıyoruz” dedi.
İstanbul Üniversitesi ailesinin büyük bir emek ve gayretle çalışan tüm fertlerine teşekkürlerini ileten ve bundan sonra da İstanbul Üniversitesi’nden beklenenlerin en iyisini ortaya koymak için birlik içinde çalışacaklarını kaydeden Prof. Dr. Ak ifadelerini şöyle sürdürdü:
“Bugün ortaya koyduğumuz başarıların çok daha iyisini yapabilecek insan kaynağına, bilimsel potansiyele sahip bir üniversiteyiz. Zaten en güçlü yanlarımızdan birini de insan kıymetlerimiz oluşturmaktadır. Üniversitemizde; 901’i Profesör, 402’si Doçent, 329’u Öğretim Görevlisi, 588’i Dr. Öğretim Üyesi, 1129’u Araştırma Görevlisi olmak üzere, toplam 3 bin 349 akademik personel görev yapmaktadır.”
“Ülkemizin İtibarına ve İmajına Katkı Sunmakta Kararlıyız”
Prof. Dr. Ak, bilimsel nitelikleri güçlü olan bir kadroya sahip olduklarının altını çizerken, Araştırma Üniversitesi statüsüne sahip olan İstanbul Üniversitesi’nin ileriki yıllarda çok sayıda uluslararası başarıya imza atacağına inandığını sözlerine ekledi. Bilimsel araştırma, yayın ve uluslararası projeler için Üniversite yönetiminin gerekli olan ortamı ve iklimi sağlama konusunda büyük hassasiyet gösterdiğini belirten Prof. Dr. Ak şöyle konuştu: “Mevcut şartların daha da iyileştirilmesi çalışmalarımız sürmekte, akademik personelimizin uluslararası arenada söz sahibi olması, Üniversitemizin adını duyurması, dolayısıyla ülkemizin itibarına ve imajına katkı sunması için elimizdeki tüm imkanları seferber etmekte kararlıyız. Üniversitemizde halen 15 Fakülte, 12 Enstitü, 2 Yüksekokul, 2 Meslek Yüksekokulu ile eğitim verilmektedir. 106 bin 906 Ön Lisans, 289 bin 207 Lisans, 13 bin 972 Tezli Yüksek Lisans, 2 bin 668 Tezsiz Yüksek Lisans, 6 bin 683 Doktora olmak üzere toplamda 419 bin 386 öğrenci eğitim almaktadır.”
İstanbul Üniversitesi’nin bir diğer entelektüel sermayesini sayısı yarım milyona ulaşan öğrencilerinin oluşturduğunu aktaran Prof. Dr. Ak, “Üniversitemizin araştırmacı, donanımlı, bilimsel gelişmeleri ve teknolojiyi çok yakından takip eden öğretim üyelerimizin rehberliğinde mesleklerini öğrenen ve hayata hazırlanan öğrencilerimiz; geleceğimizin teminatı olarak gurur kaynağımızdır” şeklinde konuştu.
“Bilimsel Çalışmaların İçerik Kalitesi ve Verimliliği Önemli”
Prof. Dr. Ak, sözlerine İstanbul Üniversitesi’nin geçen eğitim-öğretim döneminde gerçekleştirdiği bilimsel faaliyetleri anlatarak devam etti. “Üniversitemizde, 8’i uluslararası olmak üzere 35 sempozyum, 5 panel, 19 sergi, 9’u uluslararası olmak üzere toplamda 19 kongre, 3’ü uluslararası olmak üzere 17 konferans, 2’si uluslararası olmak üzere 17 çalıştay ve 14 seminer gerçekleştirildi” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Ak, bu çalışmaların sayısı kadar içeriklerinin bilimsel kalitesinin ve verimliliğinin de önemli olduğunun altını çizdi. İstanbul Üniversitesi’nin dünyanın ilk 500 üniversitesi arasındaki yerini daha üst sıralara taşımanın öncelikli hedefleri arasında olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ak şu açıklamalarda bulundu:
“Ocak ayında düzenlediğimiz “Türk-Rus Türkologlar Çalıştayı”nda Rusya’dan gelen önemli Türkologlar ile üniversitemiz bünyesinde bir araya geldik, önemli fikir alışverişinde bulunduk. ‘5. Uluslararası Kafkasya Orta Asya Dış Ticaret ve Lojistik Kongresi’ ile dış ticaret ve lojistik gibi iki önemli konuya dikkat çektik, bu alanlarda ve diğer ilgili alanlarda yapılan akademik çalışmaların paylaşılması ve tartışılması için elverişli bir platform oluşturduk. Üniversitemiz Su Bilimleri Fakültesi ortaklığında gerçekleştirilen Akdeniz gözlem ve tahmin sistemlerini bütünleştiren bir ağ oluşturmaya dayalı ‘’ODYSSEA Projesi’’, UFUK 2020 Araştırma ve Yenilik Programı kapsamında Avrupa Birliği tarafından desteklendi. 14 ülkeden 28 ortağın yer aldığı ODYSSEA konsorsiyumunda, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi de proje ortaklarından biri oldu.”
“8 Bin 46 Uluslararası Öğrenci ile Türkiye’de İlk Sıradayız”
Konuşmasının devamında İstanbul Üniversitesi’nin öne çıkan başarılarına yer veren Prof. Dr. Ak, uluslararası öğrenci konusuna değinerek İstanbul Üniversitesi’nin 7 bin 226 uluslararası öğrencisi ile Türkiye’de ilk sırada yer aldığını vurguladı. İstanbul Üniversitesi’nin Türkiye’nin en çok patent başvurusu yapan ve almaya hak kazanan üniversitesi olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ak, bir diğer başarılarını “İstanbul Üniversitesi çevreye verdiği önemle ‘En Yeşil Ofis’ araştırmasında birinci olmayı başardı. Değerli hocalarımızı, personellerimizi ve öğrencilerimizi bu duyarlılıklarından ötürü kutluyor ve bu duyarlılığın her daim devam etmesini diliyorum” sözleriyle ifade etti.
“Dumansız Hava Sahası” projesine değinen Prof. Dr. Ak, Türkiye’de dumansız kampüs uygulamasını hayata geçiren ilk üniversite olduklarını söyledi ve “Sıfır Atık Projesi” hakkında ise şu şekilde konuştu: “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve değerli eşi Emine Erdoğan’ın destekleri ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen ‘Sıfır Atık Projesi’ kapsamında; İstanbul Valiliği, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa ve Marmara Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı. İmzalanan protokolle Sıfır Atık Projesi’ne örnek bir eğitim kurumu olan İstanbul Üniversitesi, gelecek kuşaklara daha temiz bir çevre bırakma amacıyla geri dönüşüme katkı sağlamaya devam edecektir.”
Prof. Dr. Ak, İstanbul Üniversitesi’nin İŞKUR ile imzaladığı Sosyal Çalışma Protokolü kapsamında öğrencilere toplumsal faydası olan işlerde çalışabilme ve mesleki niteliklerini geliştirebilme olanağı sunduğunu kaydetti. 2018’de medyada en çok haberi yapılan üniversitenin de yine İstanbul Üniversitesi olduğunu belirten Prof. Dr. Ak, engelsiz yaşam projelerinde de öne çıktıklarını, “‘Yükseköğretimde Engelsiz Ufuklar Çalıştayı ve 2019 Yılı Engelsiz Üniversite Ödülleri’ kapsamında, Mimarlık Fakültesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü, Mekânda Erişim Bayrak Ödülü’ne sahip oldu” ifadeleriyle aktardı.
İstanbul Üniversitesi’nin “Yılın Çocuğa Değer Katan Üniversitesi” ödülüne de layık görüldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Ak, “Çocuklarımıza yönelik değerler eğitiminin bilimsel temelli olarak verilmesinde de üniversitemiz öncü rol oynamaktadır” diye konuştu.
“Hocalarımız, Üniversiteyi Kuru Binalar Olmaktan Çıkartıyor”
Prof. Dr. Ak, sözlerini İstanbul Üniversitesi öğretim üyelerinin akademik başarılarını aktararak sürdürdü. “Üniversiteyi kuru binalar olmaktan çıkartıp, eğitim yuvaları haline getiren öğretim üyeleri, kıymetli hocalarımızdır” diyen Prof. Dr. Ak Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Aydıner’in “Kaotik Evren Teorisi’ni öneren makalesinin Dünya Fizik Sıralamasında ikinci sırada yer almayı başardığını belirtirken, Fen Fakültesi’nin bir diğer öğretim üyesi Doç. Dr. Çiğdem Yalçın’ın makalesinin de ilk 100’ün içine girerek 54. sırada yer aldığını sözlerine ekledi.
Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Figen Seymen’in Uluslararası Çocuk Diş Hekimliği Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği’ne seçilen ilk Türk isim olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ak, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolga Güver’in başarısını ise şu sözlerle ifade etti: “Prof. Dr. Tolga Güver’in ‘Türkiye'nin En Büyük Teleskopu için Mikrodalga Kinetik Endüktans Dedektörü’ isimli projesi Birleşik Krallık Bilimler Akademisi tarafından verilen bursu almaya hak kazandı. Toplam bütçesi 111 bin pound olan bu proje, yeni başka projeler için de önemli bir basamak olacaktır.”
Devlet Konservatuvarı Müzikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Bilen Işıktaş’ın Türkiye Yazarlar Birliği tarafından verilen 2018 yılındaki “Yılın Yazar, Fikir Adamı ve Sanatçıları” ödülleri töreninde biyografi alanında ödüle layık görüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Ak, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevat Özdemir’in Avrupa Alerji ve Klinik İmmünoloji Akademisi Ulusal Alerji Dernekleri Komitesi Başkanlığı’na seçildiğini belirterek “Akademi, 124 ülkeden ve 50'den fazla Ulusal Alerji Derneğini bünyesinde bulundurmakta ve 11 binden fazla üyesi bulunmaktadır” dedi.
“Öğrencilerimiz Gurur Kaynağımız”
Prof. Dr. Ak, konuşmasına “Başarıları, çaba ve gayretleriyle gurur kaynağımız” şeklinde nitelendirdiği İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin başarılarını aktararak devam etti. İstanbul Üniversitesi Çin Dili ve Edebiyatı İkinci Sınıf Öğrencisi Okan Karaaslan’ın, 18. Çince Köprüsü Konuşma Yarışması’nda Türkiye 1.’si olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ak, Tarih Bölümü Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyeti Tarihi Anabilim Dalı Yüksek Lisans Öğrencisi Samet Balta’nın “Yılın Tezi Ödülleri” programında Yüksek Lisans dalında 3. olduğunu söyledi.
İstanbul Tıp Fakültesi ikinci sınıf öğrencisi Emrullah Şimşek’in, Akdeniz Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğu tarafından düzenlenen 10. Ulusal Tıp Öğrencileri Kongresi’nde ‘Cerrahi Eğitimde Yeni Bakış: Dijital Ameliyathane’ adlı sunumuyla ikinci olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ak, 2019 Eylül ayında gerçekleştirilen Tıpta Uzmanlık Sınavında derece alan öğrenciler hakkında ise şöyle konuştu: “Fakültemizin 2019 mezunlarından Dr. Burak Sirkeci, Dr. Ahmet Özkan ve Dr. Mehmet Yıldız, Tıpta Uzmanlık Sınavında aldıkları derecelerle, gurur kaynağımız oldular. Mezunlarımızı başarılarından dolayı tebrik eder, bu gururu bize yaşattıkları için teşekkür ederiz.”
İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin sadece bilimde değil sporda da büyük başarılara imza attığının altını çizen Prof. Dr. Ak, “Üniversitemiz hentbol takımı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100. yılı münasebetiyle Samsun’da düzenlenen 16. Türkiye Üniversite Oyunlarında Türkiye şampiyonu oldu. Gençlerimizi bu başarılarından dolayı tekrar tebrik ediyoruz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin bilimin yanı sıra; sanatla, kültürle, müzikle, sporla beslenmelerini önemsediklerini ve çok boyutlu, ince zevk sahibi, çevresine ve topluma duyarlı insanlar olmasını arzuladıklarını söyleyen Prof. Dr. Ak, “Bu amaç doğrultusunda kültürel faaliyetleri, sanatsal etkinlikleri destekliyor, 45 ayrı branşta yürüttüğümüz sportif faaliyetlerle gençlerimizin hem zihinlerinin hem bedenlerinin sağlıklı gelişmesini istiyoruz” diye konuştu.
“Aşkınan Çalışan Yorulmaz”
Prof. Dr. Ak, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Sözlerimi Anadolu irfanının köşe taşlarından biri olan merhum Neşet Ertaş ustanın şu sözünü hatırlatarak bitirmek isterim:
‘Aşkınan çalışan yorulmaz,
Ne zaman yoruldum, o zaman öldüm’
Bu millet için, bu vatan için, bu bayrak için, üniversitemiz için aşk ile çalışacak, işimize tutkuyla sarılacak ve yorgunluk nedir bilmeyeceğiz.”
“Amacımız, Türkiye’de Hak Arama Kültürünü Yaygınlaştırmak”
Prof. Dr. Ak’ın konuşmasını tamamlamasından sonra Kamu Başdenetçiliği Tanıtım Filmi gösterildi. Film gösteriminin ardından Kamu Başdenetçisi Av. Şeref Malkoç “Adalet, Ombudsmanlık ve Üniversiteler” başlıklı açılış dersini gerçekleştirdi. Av. Malkoç sözlerine “İstanbul Üniversitesi’nin geçmişi Türkiye’nin geçmişidir, Türkiye’deki varlığımızın mühürlerinden birisidir” ifadeleriyle başladı. İstanbul’un ise kültürün, sanatın, ticaretin ve Roma’nın, Bizans’ın, Osmanlı’nın başkenti olduğunu belirten Av. Malkoç, “İstanbul dünya medeniyetinin merkezidir. İnşallah kıyamete kadar böyle kalacaktır” dedi.
Sözlerine Türkiye’nin hedefleri hakkında değerlendirmelerde bulunarak devam eden Av. Malkoç, “Cumhuriyetimizin 100.yılını kutlarken, Türkiye’yi dünyanın 10 ülkesi arasında görmeyi hedefliyoruz, 2023 hedeflerimize ulaşmak için çok çalışacağız” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin gelecekteki yöneticilerinin, bugünün gençleri olduğunu vurgulayan Av. Malkoç, hukuka uyup adalete bağlı kalarak başarıya ulaşılacağının altını çizdi.
Konuşmasının devamında adalet kavramına vurgu yapan Av. Malkoç, ifadelerini şu şekilde sürdürdü: “Adalet bütün devletlerin varlık sebebidir. Adalet hava gibi, su gibi olmazsa olmazdır. Kur’an-ı Kerim’de en çok zikredilen kavram adalettir. Dünyadaki demokrasi ve özgürlük taleplerinin hepsinin temelinde adalet kavramı vardır.”
Av. Malkoç, sözlerine Kamu Denetçiliği Kurumu’nun görevlerini ve özelliklerini açıklayarak devam etti. 2013 yılından bu yana faaliyet gösteren Kamu Denetçiliği Kurumu’nun kamu hizmetlerinin kalitesini arttırmayı hedeflediğini ifade eden Av. Malkoç, “Kurumumuz insan odaklı bir yönetimi temin etmeyi ve demokratik, şeffaf bir idare oluşturmayı amaçlamaktadır. En temel amacımız ise Türkiye’de hak arama kültürünü yaygınlaştırmaktır” şeklinde konuştu.
Kamu Denetçiliği Kurumu’nun özelliklerini aktaran Av. Malkoç, bu özellikleri ise şu şekilde sıraladı: “Kamu Denetçiliği Kurumu çok kolay başvuru alır. Başvurular için herhangi bir ücret talep edilmez. Bir diğer özelliğimiz ise başvuruların, en geç 6 ay içinde karara bağlanmasıdır.”
Konservatuvar’dan Sesler Dinletisi Sunuldu
2019-2020 Akademik Yılı Açılış Töreni, İÜ Devlet Konservatuvarı Etnomüzikoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehtap Demir solistliğinde, Piyano Anasanat Dalı’ndan Doç. Tutu Aydınoğlu ve Üflemeli ve Vurmalı Çalgılar Anasanat Dalı’ndan Doç. Ceren Dik’in düzenlemeleriyle “Konservatuvar’dan Sesler” dinletisinin sunulmasının ardından tamamlandı.
İÜ Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü
Öne Çıkan Haberler
Ahmet Yesevi Üniversitesi’nden Ziyaret
“Mücadele ve Çile, II. Dünya Savaşı Sırasında Polonya Vatandaşları” Fotoğraf Sergisi İÜ’de Açıldı
Engelleri Sporla Aşan Bireyler "Yaşamda Kal" Sergisinde Buluştu
YÖK Burslarına İlişkin Bilgilendirme Toplantısı Yapıldı
Endonezya Büyükelçisi, İstanbul Üniversitesini Ziyaret Etti
Yaşlılık ve Kent Arasındaki İlişkinin Araştırıldığı Projenin Tanıtımı Gerçekleştirildi