Güçlü Öğretim Kadrosu ve Yetkin Programlarıyla Sürekli Gelişen Dijital Fakülte: AUZEF
2010 yılında kurulan ve 2011 yılında ilk defa 4 programda öğrenci almaya başlayan Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (AUZEF), bugün gelinen noktada 18’i uzaktan eğitim 32’si açık öğretim programı olmak üzere toplamda 50 programa ulaşmış durumda. İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve AUZEF Dekanı Prof. Dr. Levent Şahin, AUZEF’ in programları, eğitim sistemi, akademik kadrosu, öğrenci dağılımı ve pandemi sürecinde yapılacak olan vize sınavları hakkında bilgi verdi.
Prof. Dr. Levent Şahin, açık öğretim programları bünyesindeki 32 programın 14’ünün lisans; 14’ünün ön lisans ve 4 tanesinin de lisans tamamlama düzeyinde olmakla beraber; uzaktan eğitim programlarındaki 18 programın ise 9’unun lisans; 7’sinin ön lisans ve 2 tanesinin de lisans tamamlama düzeyinde olduğunu belirtti ve Türkiye’de uzaktan eğitim anlamında ön lisans ve lisans düzeyinde öğretim yapan tek Fakülte olduklarını vurguladı.
“Çocuk Gelişimi, Açık Öğretim Lisans Düzeyinde Türkiye’de Sadece AUZEF’ te Bulunan Programımız”
Prof. Dr. Şahin, “AUZEF programlarını, öğrencileri daha çok iş dünyasına hazırlamaya ya da entelektüel bilgi birikimini artırmaya yönelik programlar olarak ikiye ayırabiliriz. İş dünyasına yönelik programlar arasında en fazla rağbet görenleri; İşletme, Sağlık Kurumları İşletmeciliği, Sivil Hava Kurumları İşletmeciliği, Adalet, Sosyal Hizmetler, Uluslararası Ticaret ve Lojistik Yönetimi, Yönetim Bilişim Sistemleri, İş Sağlığı ve Güvenliği, Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik olarak sayabiliriz. Daha çok kültürel birikim için tercih edilen programlar ise Sosyoloji, Felsefe, Tarih, Coğrafya ve Kültürel Miras ve Turizm olarak belirtilebilir. Tüm programlar içerisinde en fazla talep gören ve açık öğretim lisans düzeyinde Türkiye’de sadece AUZEF’te bulunan programımız ise Çocuk Gelişimi. Şu anda bu programımıza kayıtlı 80 binin üzerinde öğrencimiz bulunmakta” dedi.
AUZEF’ in ders sayısı ve bu dersleri yürüten öğretim elamanları açısından da Türkiye’nin en zengin fakültelerinden biri olduğunun altını çizen Prof. Dr. Şahin, sözlerine şu şekilde devam etti: “Açık öğretim bünyesinde 808, uzaktan eğitimde ise 707 olmak üzere toplamda 1515 dersin bulunduğu AUZEF’te, bu dersleri yürütmekle görevli tam 1091 öğretim elemanı bulunmakta. İstanbul Üniversitesi, Türkiye’nin ve hatta dünyanın en eski ve köklü Üniversitelerinden biri. Bununla birlikte iki Nobel ödüllü mezuna sahip olan ve dünyanın en saygın akademik başarı sıralama kuruluşundan biri olan ARWU’da üst üste 13 yıldır ilk 500’de yer alarak ülkemizi temsil eden tek Türk Üniversitesi. Yine QS, THE, URAP, CWTS ve NTU gibi başarı sıralama kuruluşlarının değerlendirmelerine göre de farklı akademik alanlarda önemli derecele elde eden Üniversitelerin başında gelmekte. Derin akademik bilgi ve birikimi, ulusal ve uluslararası tanınırlığı, Türkiye’nin ekonomik, sosyal, siyasal, hukuki ve kültürel gelişimine olan katkısı ve daha pek çok açıdan sahip olduğu stratejik değer, İstanbul Üniversitesi’ni ve dolayısıyla AUZEF’ i tercih edilme noktasında adeta bir cazibe merkezi haline getirmekte. İstanbul Üniversitesi, nitelik ve nicelik olarak şüphesiz çok güçlü bir akademik kadroya sahip. Bu güçlü akademik kadro, nadir diploma programlarının da etkin bir şekilde yürütülmesinde en büyük pay sahibi.”
“200 Bini Aktif, 130 Bini Pasif, Toplam 330 Bin Öğrenci”
AUZEF’ in program artışının paralelinde öğrenci sayısı olarak da yüksek bir artış ivmesi yakaladığını kaydeden Prof. Dr. Şahin, şu ifadeleri kullandı: “İlk kurulduğunda açık ve uzaktan eğitim-öğretim faaliyetlerine 8 bin öğrenciyle başlayan AUZEF’ in, bugün gelinen noktada 200 bini aktif, 130 bini pasif olmak üzere 330 bin öğrencisi bulunmakta. AUZEF öğrencilerinin demografik özelliklerine bakıldığında ise, ilk söylemem gereken toplumun her kesiminden önemli bir temsil kabiliyetine sahip olduğu gerçeğidir. Bu bağlamda bugün belki de en fazla ihtiyacımız olan temel değerlerden biri olan yaşam boyu öğrenme faaliyetlerine büyük hizmet ettiği ortada.”
Prof. Dr. Şahin, genel anlamda genç ve dinamik bir öğrenci yapısına sahip olmakla birlikte AUZEF’ in yetişkin yaş grubunda da 50 bini aşkın öğrencisi olduğunun gözden kaçırılmaması gerektiğini hatırlatarak, “Bu durum, biraz önce bahsettiğim hayat boyu öğrenme felsefesi için de oldukça önemli. AUZEF öğrencilerinin yaş dağılımına bakıldığında; 18-24 yaş grubunun %23; 25-29 yaş grubunun %30; 30-39 yaş grubunun %31; 40-49 yaş grubunun %12; 50-59 yaş grubunun %3 ve 60 yaş ve üstü yaş grubunun %1 düzeyinde olduğu görülüyor. Cinsiyet dağılımına bakıldığında ise, son yıllarda özellikle Çocuk Gelişimi programımızın kadınlar tarafından çok fazla talep görmesinden kaynaklı daha çok kadın ağırlıklı bir öğrenci profili bulunmakta. Buna göre sistemimizde kayıtlı bulunan 330 bin öğrencinin 214.500’ünün kadın; 115.550’nün ise erkek öğrenci olduğu görülmekte. Dolayısıyla toplam öğrencinin %65’ini kadınlar oluşturmakta” diye konuştu.
“Yeni Dijital Kitap Tasarımı: Z-Kitap”
AUZEF’ in tamamen dijital bir fakülte olduğunu belirten Prof. Dr. Şahin, şu bilgileri paylaştı: “Diplomasını dahi öğrenciye e-diploma olarak sunan bir kurum. Dolayısıyla ne geçmişinde ne de gelecek vizyonunda öğrencilerine basılı kitap sunma gibi bir projesi bulunmamakta. AUZEF olarak her bir öğrencimize tamamen dijital platform yani öğrenme yönetim sistemi üzerinden eğitim materyali paketi sunuyoruz. Bu eğitim materyali paketinin içerisinde dijital ders kitabı, ders sunumu ve ders videosu bulunmakta.”
Önümüzdeki yıldan itibaren ilk uygulamalarına başlayacakları ve 2021-2022 eğitim öğretim yılında tüm programlar nezdinde geçiş yapacakları yeni bir dijital kitap tasarımı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Şahin, “Şu anda Türkiye’de herhangi bir fakültede emsali olmayan bir proje. Bunu da kamuoyuyla ilk kez sizin aracılığınızla açıklamış bulunuyorum. Tüm detaylarını şu anda elbet veremem ancak bazı ipuçları paylaşabilirim. Dijital materyallerin öğrencilerin öğrenme kapasitesini artırması üzerine tasarlanan bu yeni projemizde tüm kitapların içerisine QR kodla yedirilmiş öğretici ve düşündürücü videolar, ilgi uyandırıcı sorular, hatırlatmalar, ders anlatım videoları, okuma önerileri, faydalı bilgiler, anahtar kavramlar, podcastler, ipuçları, çevrimiçi kaynaklar, gerçek hayatla ilişki ve örnek soru çözümlemeleri koyacağız. Dolayısıyla zenginleştirilmiş bir öğrenme ortamı sunacağız. Zaten kitabımızın ismini de zenginleştirilmişin Z harfinden esinlenerek “Z-Kitap” olarak koyduk. Bu projenin, ilk örnekleriyle birlikte önümüzdeki yıldan itibaren ulusal ve uluslararası camiada önemli ses getireceğini düşünüyorum” dedi.
“Sınavsız İkinci Üniversite İmkânı, Toplumun Önemli Bir İhtiyacını Karşılıyor”
AUZEF’ in, diğer tüm örgün öğretim veren fakültelerde olduğu gibi merkezi sınavla öğrenci alımı yapan bir fakülte olduğunu, yani her yıl YÖK tarafından ilan edilen sayıda öğrenciyi sınav puanı ve tercih sistemine göre bünyesine kabul ettiğini dile getiren Prof. Dr. Şahin, “Ancak AUZEF’i diğer Fakültelerden farklı ve ayrıcalıklı kılan yönü, ikinci üniversite kapsamında sınavsız öğrenci kabul ediyor olması. Buna göre herhangi bir ön lisans programından mezun olan ya da hâlihazırda öğrenciliğine devam eden bir kişi, AUZEF’teki açık öğretim ön lisans programlarından dilediği birine başka bir şart aranmaksızın kaydını yaptırabilir. Yine lisans düzeyinde herhangi bir programdan mezun durumunda bulunan ya da herhangi bir lisans programındaki eğitimine devam eden kişiler de açık öğretim programları kapsamında diledikleri bir lisans ya da ön lisans programına kayıt yaptırabilirler. Sınavsız İkinci Üniversite imkânının, toplumun çok önemli bir ihtiyacını karşıladığını düşünüyorum. Bir taraftan pek çok insanın çocukluk hayalinde bulunan ancak farklı nedenlerden ötürü okuyamadıkları bölümlere girmelerini sağlarken öte yandan da tek bir diplomanın sağlayacağı yetkinlikleri kendine yeterli görmeyen gençlere önemli bir fırsat sunmaktadır. Tabi hayata tekrardan bağlanmak ya da kültürel bilgi birikimini artırmak isteyen yetişkin ve yaşlı nüfusu da unutmamak lazım” diye konuştu.
“Öğrencilerimiz Zamandan ve Mekândan Bağımsız Bir Şekilde Eğitim Materyallerine Ulaşabiliyorlar”
Prof. Dr. Şahin, pandemi süreciyle birlikte dünyada ve Türkiye’de pek çok üniversitenin örgün öğretimdeki derslerini, uzaktan eğitim yöntemleriyle yürütmek durumunda kaldığını belirtti ve şöyle devam etti: “İstanbul Üniversitesi, kendi bünyesinde bir Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesine sahip olduğu için süreci çok daha hızlı ve dinamik bir şekilde yönetti. Şu anda İstanbul Üniversitesi örgün öğretim bünyesinde bahar yarıyılında okutulan 7000’i aşkın derste öğrencilerine hem senkron (canlı ders) hem de asenkron (eğitim materyali) eğitim imkânı sunuyoruz. 2500’e yakın öğretim elemanımızın oluşturduğu 50.000’i aşkın eğitim materyali şu anda milli bir proje olarak öz kaynaklarımızla geliştirdiğimiz öğrenme yönetim sisteminin içerisine yüklenmiş durumda. Dolayısıyla öğrencilerimiz zamandan ve mekândan bağımsız bir şekilde eğitim materyallerine ulaşabilmekteler. Bununla birlikte örgün öğretimdeki ders programlarımıza bire bir uygun bir şekilde canlı derslerimiz de işlenmeye devam etmekte. Üstelik bu söylediklerimin tamamı eğitim düzeyi fark etmeksizin yani ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeyde gerçekleştiriliyor. Genel olarak değerlendirmek gerekirse henüz uzaktan eğitim süreciyle ilk defa karşılaşmış olan üniversiteler de dâhil Türkiye’de üniversitelerin uzaktan eğitim sınavında başarılı olduklarını söyleyebilirim. Tabii, burada bahsettiğimiz uzaktan eğitim, kusursuz bir uzaktan eğitim süreci değil, pandemi dönemi uzaktan eğitim süreci. Bu çok önemli.”
“AUZEF, 50 Programdaki Bine Yakın Ders Kitabını Ülkemizdeki Tüm Öğrencilerin Hizmetine Sundu”
YÖK Dersleri Projesi’nin, YÖK’ün sahip olduğu dijital dönüşüm çerçevesindeki “Açık Bilim ve Açık Erişim” vizyonu açısından oldukça önemli ve yerinde bir hamle olduğunu kaydeden Prof. Dr. Şahin, “İstanbul, Anadolu ve Atatürk Üniversitelerinin Açık Öğretim Fakülteleri bünyesindeki ders kitaplarının bir platform altında toplanması ile başlayan bu proje, ilerleyen dönemlerde diğer üniversitelerin de yapacağı katkıyla çok daha güçlü, dinamik ve zengin bir hal alacaktır. YÖK Dersleri Projesi kapsamında İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi, bünyesinde yer alan 50 programdaki bine yakın ders kitabını ülkemizdeki tüm öğrencilerin hizmetine sunmuş durumda. Büyük çoğunluğu İstanbul Üniversitesi’nin kendi alanlarında donanımlı, yetkin ve uzman öğretim üyeleri tarafından yazılmış olan bu kitapların akademik camiaya ve öğrencilere büyük katkı sağlayacağını düşünmekteyim” dedi.
“Önümüzdeki İlk Vize Sınavı Çevrimiçi (Online) Sınav Olacak”
Öne Çıkan Haberler
“İnsanların Kapasiteleri ve Yetenekleri Duvarları Aşacak Güçtedir”
COVID-19 Günlerinde Klinik Araştırmalar Online Sempozyumu Gerçekleşti
İÜ Gözlemevi Dev Gök Taşının Dünya'nın Yakınından Geçişini Görüntüledi
Koronavirüs, Sinema İzleyicisinin Alışkanlıklarını da Değiştirdi
İletişim Fakültesi Dekanı, “Okulsuz Toplum Söyleşileri”nin Konuğu Oldu
Osmanlı Devleti’nin Lehistan’da (Polonya) Son Elçisi: Numan Bey