“Turkuaz” Sergisi İstanbul Üniversitesi’nde Açıldı
Tezhip, minyatür ve hat sanatları alanlarında eser veren sanatçılar, “Türk rengi” olarak da adlandırılan turkuaz rengin ağırlıklı olduğu eserlerini “Turkuaz Sergi”sinde bir araya getirdi.
İstanbul Üniversitesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) iş birliğinde İstanbul Üniversitesi Müze ve Kültür Miraslarının Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (MÜZEYUM), Genel Sekreterlik, Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile hazırlanan “Turkuaz Sergi”, 30 Nisan 2019 tarihinde İstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası’nda açıldı.
Serginin açılış töreninde İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Andı, FSMVÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüsrev Subaşı ve FSMVÜ Öğretim Görevlisi Betül Bilgin konuşma yaptılar.
“Dünyada Bir Renge İsmini Veren Belki de Tek Milletiz”
Turkuaz rengini seçme sebeplerinden bahseden FSMVÜ Öğretim Görevlisi Betül Bilgin, “Lacivert ve Turkuaz bizim geleneksel sanatlarımızda oldukça fazla kullandığımız ana renklerimiz. Lacivert ile başladık çünkü altını en iyi gösteren renklerden bir tanesiydi ki altın bizim vazgeçilmez bir malzememiz. İkinci rengimiz ise Turkuaz. Dünyada bir renge ismini veren belki de tek milletiz. Bu sebepten dolayı seçtiğimiz renk önemli. Orta Asya’dan bu topraklara hatta Avrupa’ya kadar eğer Türk imzasını görmek istiyorsanız bu rengi araştırın derim. Gerek mimari gerekse kitap sanatlarında bu rengi fazlasıyla görmekteyiz. Turkuaz, iki kutsal renk olan mavi ile yeşilin bir çeşit birleşimidir. Biz bunu tema alarak Turkuazın kendi içindeki tonları da kullanarak böyle bir sergi oluşturduk. Bu fırsatı verdiğiniz için tekrar teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
“Her Sanatkârın Bir Sevgi İşçisi Olduğunu Düşünüyorum”
Dünyada adlarını duyurmuş öğretim üyeleri ve yardımcılarının geleneksel Türk sanatları alanındaki eserlerinden oluşan sergide bulunmaktan onur duyduğunu belirten FSMVÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüsrev Subaşı konuşmasında şunları dile getirdi: “Biz ömrünü genç nesillerin güzeli görebilmesine, güzeli anlamasına vermiş insanlar olarak vakit bulabildiğimiz an bir şeyler meydana getirmeye çalışıyoruz. Burada dünyadan bir kesit görecekleriniz. Özellikle kapıdan girdiğiniz zaman Fatih Sultan Mehmet Han’ın tuğrasını eldeki mevcut fermanlardan, beratlardan yola çıkarak ahşap üzerine uyguladık. En güzel biçimde olanı buraya getirdik. Onun hemen yanında siyah zemin üzerinde bir levha var. Makıli geometrik kufi denen yazı türünde dik harflerle bir ayet var. Ayetin manası şu: Bölücülük yapmayın, tefrikaya düşmeyin. Bu iki tablonun Fatih’in büyük tuğrasıyla bu ayetin aynı panoda yan yana gelmesinin büyük anlamı var. Türkiye’nin her zamankinden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğu zamanda bu tablonun çok anlamlı olduğunu düşünüyorum. Biz göçtükten sonra geriye sevgiden başka bir şey bırakabileceğimizi sanmıyorum. Her sanatkârın bir sevgi işçisi olduğunu düşünüyorum.”
“Sanatın İnsanlar Arasında Güzelliği Yayma İşlevi Vardır”
İnsan olarak en küçüğünden en büyüğüne kadar fevkaladeliklerle donatılmış, nimet olarak verilmiş bir evren içerisinde yaşadığımızı dile getiren FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Andı ise, “Sanat bir yandan insanın sağlıklı bir psikolojiye sahip kılmanın bir yandan da insanı yaratıcıyla, yaratan ve kul ilişkisinde yeniden muhatap kılmanın bir aracıdır. Bu açıdan baktığınızda sanatın bir şükür boyutu vardır, bir de insanlar arasında güzelliği yayma işlevi vardır. Sanatın olduğu en büyük yapı, belki de sanatı da taşırarak insanoğlunun bu yeryüzünde bulunduğu en büyük medeniyete kadar götürür. Her medeniyet bir dildir. Bu dili, lisan olarak kullanmıyorum. Mimari de bir dildir, ticaret de bir dildir, sanat da bir dildir. Her medeniyet varlığı kendi perspektifinden, kendi penceresinden görür ve gösterir. Öyleyse her medeniyet bize bir bakış açısı sunar. Öyleyse hangi sanatın peşinde olduğumuz, aslında varlığın güzelliğini hangi pencereden gördüğümüzle ve birlikte düşünülebilecek tabloyu karşımıza çıkarır. Bu başka pencereleri küçümsemek değildir, güzel her zaman güzeldir. Önemli olan o güzele bakış açısıdır. Bir medeniyetin güzeli nasıl yorumladığının, nasıl çoğalttığının, nasıl şükür edasına döndürdüğünün ibret nazarıyla bakarsak o zaman bu sergi daha da işlevsel olacaktır” şeklinde konuştu.
“Güzelliğimiz Birlik ve Beraber Olmamızdan Kaynaklanıyor”
İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak sergideki her bir eserin ayrı bir hikâyesi, güzelliği ve sanat değeri olduğunu vurgulayarak, “Serginin Fatih'in tuğrasıyla başlaması Üniversitemizin 1453'ü başlangıç aldığını hatırlayacak olursak bizim için de çok anlamlı. Diğer taraftan birlik ve beraberliği işaret eden ayetle başlaması da ayrı bir değer. Hocamızın kurduğu kurgunun tarihi açıdan da bir değeri olduğunu vurgulamak isterim. Malum olduğu üzere Fatih’e kadar bizdeki Türk töresi gereği yönetme hakkı yani; kut anlayışı hanedanın erkek üyelerinin her birine geçen bir haktır. Dolayısıyla bu hak münasebetiyle idare hep risk altında olmuştur. Her zaman bir bölünme riski yaşamıştır. Biz bunu Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda da görüyoruz. Fatih Sultan Mehmet Türk Tarihi’nin akışını değiştirmiştir ve bu yönetme hakkını bir yerde toplayarak idare eden merkezi yönetimi ortaya çıkarmıştır. Osmanlı Devleti'ne 600 yılı aşkın sürecek olan bir ömrü de böylece sağlamıştır. Nitekim hem Fatih'in şansı hem de ayetin bize yüklediği görev bugün için de hala aynı etkisini devam ettiriyor. Bizim güzelliğimiz birlik ve beraber olmamızdan kaynaklanıyor. Bu birlik ve beraberliğimizin kıymetini bilen insanların sayısını artırmak için çalışalım. Bu sergi de buna vesile olacaktır” dedi.
Konuşmaların ardından açılış kurdelesi kesilerek sergi gezildi.
Sergide, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. M. Hüsrev Subaşı, Dr. Öğretim Üyesi Mustafa N. Çelebi, Öğretim Görevlisi Betül Bilgin, Öğretim Görevlisi Ali Toy, Öğretim Görevlisi Davut Bektaş, Arş. Gör. Nihal Aracı ve Arş. Gör. S. Hilal Arpacıoğlu’nun turkuaz temalı tezhip, minyatür ve hat eserleri yer aldı.
Sergi 10 Mayıs 2019 tarihine kadar ziyaretçilere açık olacak.
Haber: Kübra TOKSUN
İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
Öne Çıkan Haberler
Doç. Dr. Bilen Işıktaş “Yılın Yazar, Fikir Adamı ve Sanatçıları” Ödülüne Layık Görüldü
Prof. Dr. Fuat Sezgin Anısına Düzenlenen “İslam Sosyal Bilimler Tarihi Paneli” İstanbul Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi
Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferanslarının 2.’si İstanbul Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi
“Proje Pazarı Etkinliği” İstanbul Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi
“Doğunun İki Büyük Şairi: Muhammed İkbal ve Mehmet Akif” Konferansı Gerçekleştirildi
Rekabet Hukukunda Güncel Gelişmeler Sempozyumu İstanbul Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi